9 Eyl 2010

Kent Merkezleri Araştırması - Büyük İstanbul Nazım Planı Ana Hatları İzah Raporu - 1967 - Prof. Luigi Piccinato

Büyük İstanbul Nazım Planı Ana Hatları İzah Raporu - 1967 - Prof. Luigi Piccinato
İstanbul'un yerleşme probleminin milli çapta bir mesele olduğu, çözüm yollarının da metropoliten alan bünyesi içinde çok daha uzaklara varan geniş bir ekonomik bölgede olduğu ve bu çevrede aranması lazım geldiğini gösterir.

İstanbul'un 50 km yarıçap içine giren metropoliten alanı dahilinde ekonomik olarak karşılıklı etkilemeler olacaktır. Bu yüzden bu alanlar (Trakya,Bursa ve Bandırma Havalisi, İzmit ve İznik Yarımadası ile Sakarya'nın bir kısmı) İstanbul'la beraber değerlendirilmelidir.

Uzun vadeli öneriler kapalı bir sistem yerine açık ve esnek olabilecek şekilde olmalıdır. Bu yüzden mevcut merkezde gelişmek yerine doğrusal bir sistemde gelişmeyi kabul etmek gerekmektedir.

Planda önerilenler arasında yeni bir altyapı sistemi, liman tesisleri, hizmet alanları, yeni iş merkezleri ve çevresinde yeni yerleşmeler bulunmaktadır. Yeni sanayi yerleşimleri ve tabiatın korunması şartıyla geniş turizm alanları öngörülmüştür. Bölge olarak tabir edilen metropoliten etkilenme alanında düzenlenecek bu yeni iş merkezleri ve yerleşimlerin, kente gelecek göçlerin tutulma noktaları olabileceği düşünülmüştür.

Tüm bu yeni gelişimleri destekleyecek, ulusal ve uluslararası ulaşım sistemlerini bünyesinde birleştiren, Boğaziçi'ni aşan ve Ankara'ya ulaşan yeni bir sürat yolu önerilmiştir. Kara ulaşım sistemini tamamlayacak bir deniz ulaşım sistemi Bandırma, İzmit ve Tekirdağ limanlarının iş hacimlerini arttıracak, bu sayede İstanbul'un yükü hafifleyecektir.

Kocaeli yarımadasındaki yeni sanayi gelişimleri ile birlikte İstanbul'un da boğaza yapılacak bir asma köprü ile Anadolu yakasında şehircilik ilkelerine göre gelişmesi mümkün olacaktır. Köprü yapılmadığı takdirde şehrin dairesel büyümesi bir gün tıkanıp kalacaktır.

Planda ayrıca Marmara bölgesine ilişkin tarımsal gelişmenin nasıl desteklenmesi gerektiği de ele alınmıştır. Bu gelişmenin İstanbul'a olan göçü hafifleteceği düşünülmüştür.

Turizm konusu plan dahilinde önemle ele alınmıştır. Marmara Bölgesini doğal güzellikleriyle bir turizm havzası olarak gören plan, önerilen sürat yolundan güneye ve kuzeye ayrılacak bağlantı yolları ile kıyılarda yapılaşmanın engellendiği bir şekilde turizm yatırımlarını öngörmektedir.

Planın öngördüğü en önemli şey olan Boğaziçi Köprüsüyle bütünleşik yeni bir sürat yolunun kentin nefes almasını sağlayacağı öngörülmüştür. Galata-Eminönü bölgesi ve 5km yarıçaplı alan içerisinde sıkışıp kalmış iş merkezleri ve ticaret, yeni sürat yolu ve boğaz geçişiyle Üsküdar'ın arkalarında ayrılacak olan yeni iş sahaları, konut alanları ve bölgeye yönelik hizmet faaliyetleri için ayrılacak alanlarla rahatlayacaktır. İstanbul Yarımadası, Beyoğlu ve Üsküdar, bölge içerilerinde bulunan liman, demiryolu, sürat karayolu şebekesi ile sanayi gibi iş faaliyetlerine lüzumlu yönetici bölge merkezi büroları bu üç semtte yerleşebilecektir.

Şehrin gelişmesinin parçalar şeklinde doğrusal bir sistemle gerçekleşmesi zorunluluğu tekrar tekrar belirtilmektedir. Bu yöntemin başta zor ve pahalı olduğu ancak uzun dönemde çok fayda sağlayacağı anlatılmaktadır.

Ağır sanayinin Doğu Marmara'ya desantralizasyonu önerilmektedir. O dönemde karar verilmiş olan Pendik'e tersane gelişiminin yanlış olduğu, İzmit'in bu iş için en uygun yer olduğu söylenmektedir.

Planın önemli ulaşım kararları bulunmaktadır. Demiryolu garı olarak düşünülen yer Zeytinburnu'dur. Bunun gerekçesi olarak ise, planlanan boğaz geçişli sürat yolunun başladığı nokta olmasıdır. Bununla birlikte önemi değişecek olan ve bir banliyö garı olacak Sirkeci Garı'nın bundan sonra gerekli olmayacak triyaj alanlarında dönüşüm projeleri gerekeceği ve buraların saray etekleri olduğu unutulmadan uygulama görmesi gerektiği söylenmektedir.

Denizyolları üzerinde geliştirilen plan ise, Marmara Bölgesindeki diğer limanların öneminin artacağı, Boğaz Köprüsü ile birlikte de İstanbul Salı Pazarı limanının yük kapasitesinin düşeceğini öngörmektedir. Salı Pazarı limanını yolcu ve kısmen yük taşıyan gemilere ayrılması gerektiğini söyleyerek, yapılmasına başlanan Zeytinburnu Limanının ileride diğer yük limanı ihtiyaçlarına Haydarpaşa Limanı ile birlikte cevap vereceği düşünülmektedir.

Toplu taşıma açısından Boğaziçi Köprüsünün yeni bir sistem oluşturmaya ihtiyaç gerektireceği, ileriki dönemde gelişecek yeni yerleşimlerle beraber bir metro sisteminin güzergah planlamasına başlanması gerektiği söylenmektedir.

Tüm bu değerlendirmeler, idarenin yapılacak olan planın gerçekleştirilmesinde alacağı tavrın ve yöntemin önemine dikkat çekerek bitirilmektedir. Yasal ve yönetsel düzenlemeler için Nazım Plan Bürosunda bir grubun çalıştığı da belirtilmektedir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder